Birlik, dayanışma ve sömürüyle mücadele günü olan 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı’nı bu yıl, dünyayı etkisi altına alan küresel bir afetin, Covid-19 salgınının, gölgesinde kutluyoruz.
On binlerce insanın yaşamına mal olan, milyonlarca emekçinin iş ve gelir kaybına yol açan salgına karşı iktidarın aldığı tedbirler ne yazık ki alın teri ile geçimini sağlamaya çalışan işçileri, emekçileri kapsam dışı tutuyor. Onlar yine yollarda, yine dip dibe, şantiyelerde, tarlalarda, madenlerde, fabrikalarda; risk altında çalışmak zorunda kalıyorlar.
Evet, hepimiz sağlığımıza yönelik olağanüstü tehdidin sonlanmasını ve yaşamın normale dönmesini istiyoruz fakat işçiler, emekçiler ve çevre için bu sağlığa zararlı düzenin “normal” ve sürdürülebilir olmadığının farkındayız. Eskiye dönmek değil “Hiçbir şey eskisi gibi olmasın” istiyoruz.
On yıllardır dünyamıza hükmeden neoliberal kapitalist düzen dünya halklarına emeğin ve doğanın vahşice sömürüsü, savaşlar, çatışmalar, ekonomik krizler, artan eşitsizlikler, yoksulluk ve işsizlik dışında hiçbir şey sunamıyor. Covid-19 salgını sağlık başta olmak üzere temel ihtiyaçların kar edilecek bir tüketim nesnesi olmaması gerektiğini yaşamsal bir şekilde göstererek düzenin çürümüşlüğünü gözler önüne serdi.
Tüm işçiler, emekçiler, ezilenler bu 1 Mayıs’ta alanlara çıkamasalar bile; “Onurlu geleceğimizi birlikte kuracağız” şiarıyla tarih sahnesine çıkmaya, doğal kaynaklara, yaşamın her alanında emeğin ürettiği artı değere el koyan bir avuç azınlığın çıkarını değil, toplum yararını esas alan, doğal yaşamın tahrip edilmediği, emeğin sömürülmediği, insan hak ve özgürlüklerinin korunduğu, emekçilerin sağlığının, işinin ve geleceğinin güvence altına alındığı yeni bir toplumsal dünya düzenini inşa etmeye davet ediyoruz.
“Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
yok edin insanın insana kulluğunu,
bu dâvet bizim….”
ODTÜ Mezunları Derneği
Yönetim Kurulu